İlamsız İcra Takibine İtiraz (2023) Kapsamlı

İlamsız icra takibine itiraz için gerekli bir çok sebebin olması gerekir, gelin birlikte bu itiraz sebeplerini gözden geçirelim.

Ödeme emrine itiraz iki şekilde yapılabilir.

  1. İMZAYA İTİRAZ: Alacaklı, adi bir senetten dolayı icra takibi başlatmış olabilir. Bu durumda ise borçlu, senetteki imzanın kendi imzası olmadığını ileri sürerek imzaya itiraz edebilir. Borçlu, imzaya itiraz yolunu seçecek ise bu durumu çok açık ve net ileri sürmelidir. İmzaya itirazlarını sunarken herhangi bir çelişkiye mahal vermeyen düzeyde itirazlar da ileri sürülebilir.

 

  1. BORCA İTİRAZ: İmzaya yapılan itirazlar dışındaki tüm itirazlar borca itiraz kapsamında yer alır. Borçlu, borca itiraz ederken hiçbir sebep bildirmek zorunda değildir. Ancak borca itiraz anında bir veya birkaç sebep ileri sürmüşse, bu sebeplerle bağlı kalacaktır.

İtiraz borcun tamamına ya da bir kısmına yapılabilir. Kısmi itiraz yapacak olan borçlu, kısmi itiraz yaptığını belirterek itiraz edeceği borcun miktarını da yine açıkça ileri sürmelidir. Aksi halde yaptığı itiraz bir sonuç doğurmayacak ve hiç itiraz edilmemiş sayılacaktır. Borçlunun itirazı süresinde ise icra müdürlüğü tarafından icra takibi durdurulacaktır. Bunun üzerine takibe devam etmek isteyen alacaklının itirazın iptali ya da itirazın kaldırılması davası açarak, itirazın haksız olduğuna ve takibin devamına ilişkin bir karar alması gerekmektedir.

 

  1. YETKİ İTİRAZI: İlamsız icrada icra dairesi, kesin yetkili sayılmaz. Genel yetkili icra dairesi, borçlunun yerleşim yerinde bulunan icra dairesidir. Bunun yanında bu yetki de kesin olmadığı gibi, icra takip sözleşmesinin yapıldığı icra dairesi de yetkili sayılır. Yetkiye karşı 7 gün içinde yetki itirazı yapılabilir. Bunun için, borçlunun yetki itirazında bulunması gerekmektedir. Yetki itirazında yetkili icra dairesinin açıkça belirtilmiş olması gerekir.

 

BORÇLU İCRA TAKİBİNE İTİRAZ EDERSE ALACAKLI NE YAPABİLİR?

Alacaklının başlattığı ilamsız icra takibinin durması üzerine icra takibinin ilamsız icra prosedürleri içinde devam etmesini sağlayan iki yol vardır. Bunlardan biri itirazın kaldırılması davası diğeri de itirazın iptali davasıdır. Alacaklı, 6 ay içinde İcra Mahkemesi’ne itirazın kaldırılması talebinde bulunabilir ve 1 yıl içinde de genel mahkemede itirazın iptali davası açabilir. İtirazın iptali davası açıldığında bu süreç daha uzun süreceğinden itirazın kaldırılması yolu getirilmiştir.

Önemli olan nokta ise alacaklının, itirazın iptali davası veya itirazın kaldırılması davasından hangisini açması gerektiğini, hangisini açmanın yararlı olacağını somut olay göz önünde bulundurularak avukatların yardımı ile belirlenmesi gerektiğidir. Aksi halde hak ve zaman kaybı yaşanabilir.

Alacaklının İcra Mahkemesi’nde itirazın kaldırılması davasını açabilmesi için, İcra ve İflas Kanunu’nun 68. maddesinde öngörülen belgelerden birini bulundurması gerekmektedir.  Alacaklı olduğunu bu belgelerle icra mahkemesine ispat edebilir. İcra ve İflas Kanunu’nun 68. maddesine göre bu belgeler şu şekildedir:

  1. İmzası ikrar edilmiş olan adi senet: Bir adi senet üzerindeki imzanın borçlu tarafından inkar edilmemesi durumunda senet belirli bir miktar için kayıtsız ve şartsız bir borç ikrarını içeriyor ise itirazın kesin olarak kaldırılması talebinde bulunurken söz konusu adi senet kullanılabilir.

 

  1. İmzası noter tarafından onaylanmış senet: Noter senetleri üzerindeki imza borçlu tarafından inkar edilemez nitelikte olup senet üzerindeki imzaya itiraz edilmesi hiçbir sonuç doğurmaz.

 

  1. Resmi Dairelerin veya Yetkili Makamların Yetkileri Dâhilinde ve Usulüne göre Verdikleri Belgeler: Bu belgeler resmi daireler tarafından düzenlendiği için borçlunun imzası yer almaz. Bu belgelerde kayıtsız ve şartsız borç ödemeye ilişkin bir taahhüdün bulunması gerekir. Dekont, makbuz gibi belgeler borç taahhüdü içermediğinden itirazın kaldırılması talebinde bulunurken kullanılamazken borç ödemeden aciz belgesi bu belgelere örnek olarak gösterilebilmektedir.

 

  1. Kredi Kurumları ile İlgili Belgeler: Alacaklı bankanın, borçlu müşterisine usulüne uygun olarak gönderdiği kredi sözleşmeleri ve hesap özetlerinin bulunduğu belgelere borçlu müşteri süresi içerisinde itiraz etmez ise alacaklı bankanın icra takibine yapacağı itirazın kesin olarak kaldırılmasına karar verilir. Borçlu müşteri, banka tarafından gönderilen belgelere 1 ay içerisinde itiraz etmelidir, aksi halde itiraz kaldırıldıktan sonra borcu ödemek zorunda kalır.

 

  1. Borçlunun Resmi Daireler ve Memurlar Huzurunda Borç İkrarında Bulunduğu Belgeler: İcra tutanakları, ihtiyati hacze ilişkin tutanaklar, konkordato projesi bu belgelerdendir.

Bu belgelerden en az bir tanesinin bulunması durumunda alacaklı itirazın kaldırılması için 6 ay içerisinde dava açabilir. İtirazın haksız olduğuna karar verildiği durumda icra takibi durdurulduğu yerden işlemeye devam eder ve borçlunun kötü niyetli davrandığı sonucuna varılarak icra inkar tazminatı ödemesine karar verilir. Bu belgelerden herhangi birinin bulunmaması halinde alacaklı genel mahkemelerde itirazın iptali davası açabilecektir.

icra takibiİLAMSIZ İCRA TAKİBİ NE ZAMAN DÜŞER?

Alacaklı, icra dosyasında bir yıl boyunca hiçbir işlem yapmazsa bu durum ilamsız icra takibinin düşmesi sonucunu doğurur. Bu durum dışında alacaklı ödeme emrinin tebliğinden sonraki bir yıl içerisinde herhangi bir haciz işlemi talep etmez ise icra takip dosyasının işlemden kaldırılmasına karar verilir. Dosyanın işlemden kaldırılması takibin düşmesi anlamına gelmektedir fakat çeşitli hallerde belirtilen koşulların yerine getirilmesi halinde takip dosyası tekrar işleme alınabilir. İcra takip süreci yürütülürken bir avukattan destek almak, süresinde işlem yapmak, para ve zaman kaybı yaşanmaması adına yararınıza olacaktır.

İLAMSIZ İCRA TAKİPLERİNDE BORÇ NASIL ÖDENMELİDİR?

İlamsız icra takibine dayalı olarak bir ödeme emri geldiğinde 7 gün süreniz bulunmaktadır. Bu süre içerisinde itiraz etme hakkınız bulunmaktadır. Ödeme emrinde; ödenmesi gereken tutar ve icra müdürlüğüne ait banka hesap numarası yer alır. Bu ödeme direkt icra dairesine yapılabilir ya da ödeme emrinde yer alan icra müdürlüğüne ait banka hesap numarasına gerekli açıklama yapılarak ödenebilir. Ödeme emrinde yer alan tutar icra takibinin kapanması için yeterli değildir. Ödeme yapmadan önce kapak hesabı yapılarak vekâlet ücreti, faiz, harç ve masraflar da hesaplanarak son ödeme miktarı öğrenilmelidir. Kapak hesabı denilen bu hesapta belirlenen miktar üzerinden ödeme yapıldığında borç miktarının tamamı ödenmiş olacaktır.

Bunun dışında haricen de ödeme yapılabilir. Haricen ödeme, borçlunun direkt alacaklının kendisine ödeme yapılması anlamına gelir. Ödeme emri üzerinde yer alan iletişim bilgileri kullanılarak alacaklı ile iletişime geçilebilir. Daha sonrasında dosya kapak hesabı göz önünde bulundurularak alacaklıya ödeme yapılır. Bu ödeme yönteminde alacaklının veya alacaklı vekilinin banka hesabına borç tutarı gönderilerek borç kapatılabilir. Ancak bu ödemenin alacaklı tarafından icra müdürlüğüne bildirilmesi, gerekli harçların yatırılması gerekmektedir. Aksi takdirde icra dosyası kapanmaz.

İCRA TAKİPLERİNİ AVUKAT İLE YÜRÜTMEK GEREKLİ Mİ?

İcra takiplerinde prosedürlerin doğru işlemesi, süresi içerisinde işlem yapılarak dosyaların işlemden kaldırılmasının önüne geçilmesi, yetkili icra müdürlüğünün belirlenmesi, gerekirse itiraz işlemlerinin yapılması ve icra hukukuna dayalı açılabilecek olan dava işlemlerinin yürütülebilmesi için avukat desteğine ihtiyaç duyulabilir. Zaman ve hak kaybına uğramamanız için alanında uzman bir avukattan hukuki destek almanızı tavsiye ederiz.

 



Bir yanıt yazın

Call Now Button