- Haziran 7, 2022
- Yayınlayan: İlke Hukuk ve Danışmanlık
- Kategoriler: Borçlar Hukuku, Sigorta Hukuku, Ticaret Hukuku
Sigorta davaları, zarar ve masrafa yol açabilecek bazı olayların olumsuz sonuçlarından korunma ihtiyacı ile ortaya çıkmış olup; hak sahiplerine bağımsız bir ekonomik talep kazandıran hukuki bir müessesedir. Kısaca belirtmek gerekirse sigorta herhangi bir riske karşı alınan güvencedir. Sigortacı belirli bir prim karşılığında, sigorta yaptıran kişiden para ile ölçülebilen bir menfaatine karşı gelebilecek tehlikeleri üzerine almaktadır. Dolayısıyla o tehlike meydana geldiğinde, sigortacının ya zararını karşılayacak ya da belirli miktarda ödeme yapacaktır.
Sigorta Davaları Nelerdir?
Sigorta davaları; genel olarak sigorta şirketlerinin kendi üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirmemesi sebebiyle sigorta şirketine karşı hak sahipleri tarafından açılan davaları ifade etmektedir. Bununla birlikte sigorta şirketleri de kendi sigorta ettirenine karşı rücu davası yahut zarar veren üçüncü kişiye karşı halefiyete dayalı açtığı davalar da sigorta davaları kapsamında kalmaktadır.
Sigorta Şirketine Karşı Nasıl Dava Açılır?
Sigorta Şirketine karşı dava açmadan önce sigorta poliçenizin ve diğer evraklarınızın alanında uzman bir avukat tarafından incelenmesinde fayda vardır. Daha sonra sigorta poliçenizde yer alan maddelere göre, sigorta şirketine yüklenmiş ancak yerine getirilmemiş yükümlülükler bakımından sigorta şirketine başvurulmaktadır. Sigorta şirketi tarafından talebin reddi halinde uyuşmazlığın türüne göre önce arabuluculuk yolunun tüketilmesi gerekmektedir. Nitekim bir takım ticari ve tüketici uyuşmazlıkları bakımından arabuluculuk dava şartı olup, arabuluculuk yoluna başvurmadan dava açılması halinde davanız usulden reddedilmesi tehlikesi ortaya çıkabilmektedir. Dava şartı arabuluculuk ile ilgili detaylı bilgiye ilgili makalemizden ulaşabilirsiniz.
Sigorta Sözleşmelerinde Tarafların Borç ve Yükümlülükleri
Sigorta Ettirenin Borç ve Yükümlülükleri
- Prim ödeme borcu,
- Beyan yükümlülüğü,
- Bilgi verme ve araştırma yapılmasına izin verme borcu,
- Zararı önleme, azaltma ve sigortacının rücu haklarını koruma yükümlülüğü,
- Sigortacının inceleme yapmasına izin verme yükümlülüğü,
- Zarar gören mal ve zararın gerçekleştiği yerde değişiklik yapmama yükümlülüğü.
*Sigorta ettirenin en büyük borcu prim ödeme borcudur. Şöyle ki TTK md. 1421/1 uyarınca aksine bir sözleşme bulunmaması halinde primin veya ilk taksidinin ödenmesi ile sigorta himayesi başlamaktadır. Daha açık bir ifade ile sigorta poliçesinin imzalanmasına rağmen henüz prim ödenmemişse prim ödeme zamanına kadar rizikonun gerçekleşmesi halinde, sigorta himayesi başlamamış olduğundan zarar sigorta şirketi tarafından karşılanmayacaktır.
*Sigorta ettirenin beyan yükümlülüğü sözleşmenin yapılması esnasında olmakla beraber sözleşmenin devamı süresince ve riziko gerçekleştiğinde de devam etmektedir. Beyan yükümlülüğü genel olarak sigorta ettirenin bildiği veya bilmesi gereken önemli bilgileri, rizikonun ağırlaştığı durumları kapsamaktadır. Beyan yükümlülüğünün ihlali sigorta şirketine durumun şartlarına göre sözleşmeden cayma, prim farkı isteme tazminat veya bedel ödeme borcunun ortadan kalkması gibi haklar vermektedir.
Sigortacının Borç ve Yükümlülükleri
- Rizikoyu taşıma yükümlülüğü
- Aydınlatma yükümlülüğü
- Sigorta poliçesi verme yükümlülüğü
- Tazminat ödeme borcu
*Sigorta şirketi aydınlatma yükümlülüğünü yerine getirdiğini yazılı olarak ispatlamak zorundadır. Ancak TTK md.1423/2 uyarınca aydınlatma açıklamasının verilmemesi halinde sigorta ettiren sözleşmenin yapılmasına on dört gün içinde itiraz etmemişse sözleşme poliçede yazılı şartlarda yapılmış sayılacaktır demektedir. Bu hüküm karşısında sigorta ettirenlerin üzerine adeta poliçeyi inceleme yükümlülüğü getirilmiş olup sigorta ettirenlerin sözleşmenin akdedilmesinden sonra poliçeyi dikkatlice incelemelerinde fayda vardır.
Özel Sigorta Türleri Nelerdir?
Özel Sigortaları “zarar sigortaları” ve “can sigortaları” olmak üzere iki başlık altında incelemek gerekmektedir.
1 . Zarar Sigortaları
Zarar sigortaları da kendi içerisinde “sorumluluk sigortaları” ve “mal sigortaları” olarak ikiye ayrılmaktadır.
1 . 1 Sorumluluk Sigortaları
Sigortalının, kendisinin sebep olduğu bir olay sebebiyle üçüncü kişilerin zarar görmesi halinde, kendisine karşı yöneltilecek tazminat talepleri sorumluluk sigortası ile güvence altına alınabilmektedir. Sorumluluk sigortası ile sigortalının malvarlığında bir eksilme meydana gelmesine engel olmak amaçlanmaktadır.
Başlıca Sorumluluk Sigortaları;
- Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası (Trafik Sigortası)
- Tıbbi Kötü Uygulamaya İlişkin Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası
- Mesleki Sorumluluk Sigortası
- İşveren Sorumluluk Sigortası
- Ürün Sorumluluk Sigortası
1 . 2. Mal Sigortaları
Kişinin mal üzerindeki menfaatini teminat altına alan sigortalardır. Korunan menfaatin para ile ölçülebilen bir değerinin bulunması gerekmektedir. Mal sigortalarında riziko meydana geldiğinde sigorta şirketi sigorta ettirenin uğradığı zararı karşılamaktadır.
Başlıca Mal Sigortaları;
- Zorunlu Deprem Sigortası (DASK)
- Yangın Sigortası
- İnşaat Sigortası
2 . Can Sigortaları
Can sigortalarında, sigorta şirketleri mevcut olan zarara bakmaksızın sözleşme belirlenen bedeli ödemektedir.
Başlıca Can Sigortaları;
Hayat Sigortası: Hayat sigortası ile sigortacı belli bir prim karşılığında sigorta ettirene veya onun belirlediği kişiye sigortalının ölümü veya hayatta kalması halinde sigorta bedelini ödemeyi üstlenir.
Kaza Sigortası: Sigortacının belirli bir prim karşılığında riziko şahsının uğrayacağı kaza sonucu ölüm, geçici veya sürekli engellilik ya da iş göremezlik halleri için sigorta himayesi sağlayan sigorta türüdür.
Hastalık ve Sağlık Sigortası: Hastalık sigortası, sigortalı olan kişinin ileride sözleşmede belirlenen bir hastalığa yakalanması hali için sigorta teminatı sağlamaktadır. Tıpkı hayat sigortası gibi bir meblağ sigortasıdır. Sigortalı, tek bir hastalık için bu sigortayı yapabileceği gibi birden çok hastalığı da kapsayacak şekilde bu sözleşmeyi yapabilir. Hastalığın gerçekleşmesi ile birlikte kararlaştırılan bedel sigortacı tarafından kendisine ödenir. Sağlık sigortası ise riziko şahsının sağlık durumunun bozulması ile ortaya çıkan ilaç, tıbbi bakım, doğum, ayakta ya da yatarak tedavi edilmesi gibi giderlerin teminat altına alınması sağlar. Sigortalının günlük masrafı, hastalık dolayısıyla çalışamadığı için uğradığı kazanç kaybı da bu sigorta türü ile teminat altına alınmaktadır.