- Ağustos 22, 2017
- Yayınlayan: İlke Hukuk ve Danışmanlık
- Kategoriler: Gayrimenkul ve İnşaat Hukuku, Miras Hukuku, Sözleşmeler Hukuku
Ölünceye Kadar Bakma Sözleşmesi Nedir?
Türk Medeni Kanun’u tarafından; miras bırakana mirası ile ilgili her türlü işlemi yapma hakkı tanınmıştır. Miras üzerinde tasarrufta bulunma hakkı da tanınan bu haklardan biridir. Buna göre miras bırakan mal varlığında, mirasçılara bırakma veyahut üçüncü bir kişiye bırakma şeklinde tasarrufta bulunabilmektedir.
Türk Borçlar Kanunu’nun 611. maddesinde ölünceye kadar bakma sözleşmesi düzenlenmiş bulunmaktadır. Bu maddeye göre “Ölünceye kadar bakma sözleşmesi, bakım borçlusunun bakım alacaklısını ölünceye kadar bakıp gözetmeyi, bakım alacaklısının da bir malvarlığını veya bazı malvarlığı değerlerini ona devretme borcunu üstlendiği sözleşmedir. Bakım borçlusu, bakım alacaklısı tarafından mirasçı atanmışsa, ölünceye kadar bakma sözleşmesine miras sözleşmesine ilişkin hükümler uygulanır.”
Ölünceye Kadar Bakma Sözleşmesinin Tarafları Kimlerdir?
Sözleşmenin tarafları; ölünceye kadar kendisine bakılacak olan ve bunun karşılığında malvarlığının tamamı ya da bir kısmını karşı tarafa devretmeyi kabul eden bakım alacaklısı ile, bakım alacaklısının malvarlığının tamamı ya da bir kısmının kendisine devri karşılığında bakım alacaklısına ölene kadar bakmayı kabul eden bakım borçlusudur. Bakım borçlusu bakım alacaklısının mirasçısı olabileceği gibi, üçüncü bir kişi de olabilir. Yine bakım alacaklısı sadece gerçek kişiler olabilirken, bakım borçlusu gerçek ya da tüzel kişi olabilir.
Ölünceye Kadar Bakma Sözleşmesinin Şartları Nelerdir?
Ölünceye kadar bakma sözleşmesi iki taraflı borç doğuran, yani ivazlı bir sözleşmedir. Bu sözleşme türünde bakım borçlusu, bakım alacaklısının hayatı boyunca ona bakmayı, bakımda gerekli özeni göstermeyi ve sözleşme çerçevesinde kararlaştırılan ihtiyaçlarını gidermeyi üstlenmişken bakım alacaklısı karşı edim olarak malvarlığının tamamını veya bir kısmını bakım borçlusuna devretme borcunu üstlenir. Burada devredilen tek bir malvarlığı değeri olabileceği gibi bütün malvarlığı değeri de olabilir. Bakım borçlusu da, almış olduğu malların değerine ve bakım alacaklısının daha önce sahip olduğu sosyal durumuna göre hakkaniyetin gerektirdiği edimleri, bakım alacaklısına ifa etmekle yükümlüdür. Bakım borçlusu, bakım alacaklısına özellikle uygun gıda ve konut sağlamak, hastalığında gerekli özenle bakmak ve onu tedavi ettirmek zorundadır.
Ölünceye Kadar Bakma Sözleşmesi Nasıl Yapılır?
Ölünceye kadar bakım sözleşmelerinin geçerli olabilmesi için birtakım şartlar öngörülmüştür. Bunlardan ilki sözleşmenin miras sözleşmesi gibi yapılmasıdır. Yani resmi vasiyetname şeklinde düzenlenmesi gerekmektedir. Resmi vasiyetname için 2 tanık ile birlikte notere veya sulh hukuk hâkimine başvuru kanun tarafından zorunlu tutulmuştur. Bu husus Borçlar Kanunu’nun 612. maddesinde “Ölünceye kadar bakma sözleşmesi, mirasçı atanmasını içermese bile, miras sözleşmesi şeklinde yapılmadıkça geçerli olmaz. Sözleşme, Devletçe tanınmış bir bakım kurumu tarafından yetkili makamların belirlediği koşullara uyularak yapılmışsa, geçerliliği için yazılı şekil yeterlidir.” şeklinde düzenlenmiştir.
Ölünceye Kadar Bakma Sözleşmesi Sözlü Olarak Yapılabilir Mi?
Ölünceye kadar bakma sözleşmesi sözlü olarak yapılamaz. Kaldı ki; adi yazılı olarak yapılan ölünceye kadar bakma sözleşmeleri de geçersizdir. Yukarıda bahsettiğimiz üzere ölünceye kadar bakma sözleşmesi resmi vasiyetname şeklinde yapılmalıdır. Yalnızca; sözleşme devletçe tanınmış bir bakım kurumu tarafından yetkili makamların belirlediği koşullara uygun olarak yapılmışsa, geçerliliği için yazılı şekil yeterli olacaktır.
Ölünceye Kadar Bakma Sözleşmesi Tapu Harcı
İlgili belediyece bildirilen emlak beyan değerinden az olmamak üzere beyan edilecek değer üzerinden bakım borçlusu ve bakım alacaklısından ayrı ayrı her yıl belirlenen oranla tapu harcı tahsil edilir. Sermaye İşletmesince her yıl belirlenen tarifeye göre ücret alınır. Kanuni ipotek tesisinde bulunulur ise teminat gösterilecek miktar üzerinden her yıl belirlenen oranla damga vergisi tahsil edilir. Ayrıca aynı tutar üzerinden her yıl belirlenen oranla tapu harcı tahsil edilir.
Ölünceye Kadar Bakma Sözleşmesi Karşısında Saklı Payların Durumu
Kişiler sahip oldukları mallar üzerinde tasarruf yetkisine sahiptir. Hayatta olduğu sürece bu tasarruf yetkisini dilediğince kullanabilir. Fakat kanun koyucu yasal mirasçıların hak kaybına uğramasını engellemek adına ölüme bağlı tasarruflarda birtakım kısıtlamalar getirmiştir. Miras bırakan sahip olduğu mallar üzerinde saklı paylı mirasçıların saklı paylarına zarar verecek şekilde tasarrufta bulunamaz. Saklı paylı mirasçılarla ilgili ayrıntılı bilgi için mirasçılık ve yasal mal paylaşımı isimli makalemizi inceleyebilirsiniz.
Miras bırakanın saklı paylı mirasçıların saklı paylarını etkileyecek şekilde tasarrufta bulunması durumunda hakları zedelenen mirasçıların dava açma hakkı bulunmaktadır. Bu durumda açılacak olan dava tenkis davasıdır. Tenkis davası yalnızca miras bırakanın ölümü halinde açılabilir. Saklı paylı mirasçılar miras bırakanın tasarruflarının saklı paylarını ihlal ettiğinden emin dahi olsalar miras bırakan hayattayken tenkis davası açamazlar.
Ancak; ölene kadar bakma sözleşmesi ivazlı sözleşme olduğu için tenkis talebinde bulunulacaksa öncelikle ölünceye kadar bakma akdinin mal kaçırmak amacıyla yapıldığının tespiti gerekir, bu tür davalar genelde muris muvazaasına dayalı tapu iptal ve tescil ile birlikte tenkis davası şeklinde açılabilmektedir. Mahkemece ölünceye kadar bakma sözleşmesinin geçerli olduğunun tespit edilmesi halinde Yargıtay kararlarınca da yaygınlaşan görüşe göre sözleşme ile devredilen kısım tenkise tabi olmaz.
Ölünceye Kadar Bakma Sözleşmesinin Tapuya Şerhi Ve Tapu Devri
Bakım borçlusu ile bakım alacaklısı arasında usule uygun yapılan bir ölünceye kadar bakma akdinden sonra sözleşme tapuya şerh edebilir ve bakım alacaklısı bakım borçlusuna malvarlığını devredebilir. Taraflar arasında yapılan sözleşme tapuya şerh edilmeden ve devir gerçekleşmeden bakım alacaklısının vefat etmesi halinde bakım borçlusu sözleşme konusu malvarlığının devrini bakım alacaklısının mirasçılarından talep eder. Ancak bu talep sonucunda devir gerçekleşmez ise bakım borçlusu bakım alacaklısının mirasçılarına karşı ölünceye kadar bakma sözleşmesine dayalı tapu iptal ve tescil davası açmalıdır.
Ölünceye Kadar Bakma Sözleşmesinin İptali Ve Sona Ermesi
Tarafların edimleri arasında oransızlık bulunması ve edimin değeri fazla olan tarafta bağışlama kastının bulunmaması halinde diğer tarafa altı ay önce bildirimde bulunarak sözleşme feshedilebilir. Dolayısıyla dönme beyanının karşı tarafa ulaşması ile ölünceye kadar bakma akdi hemen sona ermez. Dönme bildirimi, hükümlerini bu beyanın karşı tarafa ulaşmasından altı ay geçtikten sonra doğurur ve sözleşme geçmişe etkili olarak ortadan kalkar.
Sözleşmeden doğan borçlara aykırı davranılması sebebiyle sözleşmenin devamı çekilmez hale gelir veya başkaca önemli sebepler sözleşmenin devamını imkânsız hale getirir veya önemli ölçüde güçleştirirse, taraflardan her biri sözleşmeyi karşı tarafa süre vermeden sona erdirebilir.
Bakım borçlusunun ölümü üzerine bakım alacaklısı bir yıl içinde sözleşmenin feshini isteyebilir. Bu durumda bakım alacaklısı, bakım borçlusunun iflası hâlinde, iflas masasından isteyebileceği miktara eşit bir paranın kendisine ödenmesini, bakım borçlusunun mirasçılarından isteyebilir.
Ölünceye Kadar Bakma Sözleşmesi İle Mal Kaçırma/Muvazaa
Miras bırakanın gerçek amacının, malvarlığını sözleşme yaptığı kişilere bağışlamak ve mirasçılardan mal kaçırmak olduğu hallerde muvazaa sebebiyle görünüşteki ölünceye kadar bakma sözleşmesi tarafların gerçek iradelerine uygun olmadığından bahisle geçersiz olacaktır.
Gerçek amacın bağışlama sözleşmesi olduğu hallerde ise ölünceye kadar bakma sözleşmesi tapulu taşınmazlar bakımından şekil koşullarını taşımadığı için geçersiz sayılacaktır. Yargıtay’a göre; miras bırakanın yapmış olduğu ölünceye kadar bakma sözleşmesinin muvazaalı olup olmadığının tespiti için miras bırakanın; sözleşme tarihindeki yaşı, fiziki durumu ve genel sağlık durumu, aile koşulları ve ilişkileri, elinde bulunan mal varlığının miktarı, temlik edilen malın, tüm mal varlığına oranı, bunun makul karşılanabilecek bir sınırda kalıp kalmadığı gibi bilgi ve olguların göz önünde tutulması gerekir. Bakım alacaklısının sözleşme ile devrettiği malvarlığının değeri, elde ettiği ve edeceği bakım ve gözetim değerinden açık ve önemli miktarda fazla olması durumunda muris muvazaası tespit edilir ise aradaki fark tenkise tabi olacaktır. Bu konuyla ilgili olarak muris muvazaası(mirasçılardan mal kaçırma) konulu makalemizi inceleyebilirsiniz.
Ölünceye Kadar Bakma Sözleşmesi Örneği
Ölünceye kadar bakma sözleşmesi her olay ve durum açısından farklılıklar gösterebileceğinden standart sözleşmeler ileride büyük hak kayıplarına sebebiyet verebilmektedir. Bu nedenle kendi hikâyenize ve taleplerinize uygun olarak ölünceye kadar bakma sözleşmesi hazırlanması için alanında uzman bir avukattan destek almanızı tavsiye ederiz.